Devlete bağlı çocukevinde fuhuş skandalı: Yurt görevlileri dahil 30 tutuklama
AFYONKARAHİSAR – Afyonkarahisar’da çocuk...
AFYONKARAHİSAR – Afyonkarahisar’da çocuk...
Ankara
1. Ağır Ceza Mahkemesi, cinsel taciz suçundan daha önce 1 yıl 6 ay hapis cezası verdiği sanığı, Yargıtay’ın bozma kararından sonra, “Seni Allah’a havale ediyorum” diyerek beraat ettirdi.
İddianameye göre, ünlü bir gaz firmasının İç Anadolu Bölge Müdürü olarak görev yapan S.G. denetlemeye gittiği şubede, “Burada o…lar çalışıyor, bunları işten çıkaracağım” şeklinde konuşmalar yaptı. S.G, şubeye geldiği bir başka
zaman
diliminde ise şubede muhasebeci olarak çalışan şikâyetçi kadına da “Burada çalışmak istiyorsanız beni memnun edeceksiniz, sizin işinizde ne kadar başarılı olduğunuz önemli değil. Kocanızın yerinde olmak isterdim. Akıllı
kadın
hem kocasını hem de amirini idare etmesini bilen kadındır” diyerek sözle tacizde ve şikâyetçi kadının elini okşayarak cinsel saldırıda bulundu.
Şikâyetçi kadın, maruz kaldığı cinsel taciz ve saldırıyı ’le şirketin üst yönetimine bildirdi. Maruz kaldığı taciz ve saldırıya rağmen ‘çalışmak zorunda olduğu için’ işe devam eden şikâyetçi, daha sonra psikolojisi bozulduğu gerekçesiyle işten çıkarıldı.Genç
kadın, Ankara Numune Hastanesi Sağlık Kurulu’ndan maruz kaldığı cinsel taciz ve saldırı nedeniyle ‘ruh sağlığının bozulduğuna’ ilişkin rapor da aldı. İşten çıkarıldıktan 3 ay sonra mağdur kadın savcılığa başvurarak, cinsel taciz ve saldırı suçlamasıyla S.G.’den şikâyetçi oldu. S.G. hakkında ‘cinsel saldırı’ suçlamasıyla dava açıldı.
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık hakkında cinsel taciz ve saldırı suçundan yargılandığı başka dosyaların da olması, tanık ve müşteki kadının anlatımlarını esas alarak S.G.’ye 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, sanığın kişiliğini gözeterek cezayı ertelemedi.
Yargıtay kararı bozdu
Kararın temyiz incelemesi Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nce yapıldı. Daire, şikâyetçinin ‘işten çıkarıldıktan 3 ay sonra şikâyetçi olması’ ve ‘davada tanık olarak gösterilen kadınların, sanık hakkında açılan diğer cinsel taciz davalarının müştekileri olduğuna’ dikkat çekti. Daire, tanık kadınlar ile sanık arasında husumet bulunması nedeniyle S.G.’nin söz konusu suçu işlediğine ilişkin şüphe oluştuğu, şüphenin de sanık lehine değerlendirileceği gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını bozdu.
‘Söyle yaptın mı?’
Bozma kararı üzerine dava dosyası tekrar Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gitti. Bozma kararından sonra yapılan duruşmada, mahkeme başkanı son söz olarak sanığa taciz suçu işleyip işlemediğini sordu. S.G. de “Vallahi tacizde bulunmadım” dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı da “Seni Allah’a havale ediyorum” karşılığını verdi. Yerel mahkeme, Yargıtay’ın bozma kararına uyma kararı verdi. Böylece S.G. suçlamadan beraat etti.
Şikâyetçi kadının avukatları, karara tepki göstererek şöyle dedi:
“Cinsel saldırı konusunda tanık beyanına, olay nedeniyle ruh sağlığının bozulduğu hakkında rapora, sanık hakkında daha önceden şirket yönetimine şikâyette bulunduğuna dair delillere rağmen delil yokluğundan beraat kararı verilmesi, hem Yargıtay’ın hem de mahkemenin tarafsızlığı konusunda şüpheye yol açıyor. Cinsel suçlar doğası gereği ispatı zor suçlar. Beraat kararı verilmesi kabul edilemez.”