RADİKAL - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Bu topraklarda İstiklal ruhu asla kaybolmayacaktır. Hain hesap ve planlarla bu milletin iradesini esir alabileceklerini zannedenler kaybedecekler. Bu milletin istiklal ve istikbalina asla halel getirtmeyeceğimize söz veriyorum.
Şimdi bütün eşkıya, terör odaklarına karşı bu sancağı ve bayrağı daima dik tutacağız. Bu sabah Brüksel 'de meydana gelen saldırıları lanetliyor, taziyelerimi iletiyorum. Her türlü insanlığa karşı birlikte dayanışmaya davet ediyorum.
Adları farklı olsa da hepsinin amacı aynı. Birbirleriyle mücadele ettiklerini iddia etseler de konu Türkiye olunca, bize karşı toplanıyorlar. Adeta tek bir noktadan kontrol edilen bu terör örgütleri sürekli eylemler yapıyorlar.
Peş peşe gerçekleştirilen bu saldırılar terör örgütlerinin nasıl birbirini tamamladıklarını gösteriyor. Bazen PKK'nın imdanına DAEŞ , bazen DAEŞ'in imdadına PKK, ama bunların hepsine paralel örgüt yetişiyor. Hayatını kaybedenlere rahmet diliyor, ailelerine sabır diliyorum.
40 yıldır terörle mücadele eden bir ülkeyiz. Terör eylemleri hiçbir dönemde kendisini meşru gösteren bir zemin bulamamıştır. Şer odakları sadece bu örgütleri bir araya getirmiyor. Şer ittifakı içinde yer almaya iddia edilen gazeteciler, akademisyenler de seferber oluyor. İş bölümü yapmış durumdalar. Terör örgütleri de, akademisyenler de, gazeteciler de aynı hain planın parçası olarak hareket ediyorlar. Gerçekten akademisyenlik, gazetecilik yapanları tenzih ediyorum. Kandil'den 'Aydınlar, akademisyenler de bu işin içine girmeli' diye açıklama yapılıyor, aynı akademisyenler bizi suçlayan ancak terör örgütlerine tek laf etmeyen açıklama yapmıyorlar. Bizde maalesef Suruç saldırısında bu yana devlete katil, cumhurbaşkanı ve bizlere hakaretler yağdırıp teröre tek bir laf etmiyorlar. Artık kim terörün karşısındaysa tavrını ortaya koysun.
Bozkır: Terör dünyayı sardı
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Belçika'daki patlamaları DAEŞ'in rövanşist bir anlayışla gerçekleştiriyor olabileceğini belirterek, "DAEŞ'i DAEŞ yapan bir taraftan da Avrupa'dan gelen militanlardır. Türkiye'nin uzun zamandan beri AB sürecinden yavaşlatılmış ve hafif dışarıda tutulan bir konumda olması kayıp olmuştur. Türkiye üye olsaydı veya bu ilişkiler çok sağlıklı bir şekilde yürüyor olsaydı ne terör ne de illegal göç bu boyutlara gelirdi. Şimdi AB bu gerçeği anlamış vaziyette" dedi.
Bozkır, A Haber'de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı. Bozkır, "İnsan hayatlarının tehdidinin önlenmesi için bir arada davranmalıyız. Bu sorunun üstesinden ancak bu şekilde gelebiliriz" diye konuştu.
Bozkır'ın konuşmadan satır başları şöyle:
"Terör dünyayı sarmış durumda. Terörle mücadelede AB'yi her zaman ayrı tutmak lazım. Ama ülkeler bazında gerektiği kadar mücadele yapılmıyabiliyor. PKK bayraklarının Brüksel'de dalgalanması içimizi burktu.
Brüksel çok fazla kültürün birarada olduğu bir şehir, bütün bunlar terörle mücadelede zorluklar ortaya çıkarıyor.
Fransa'nın çok etkin mücadele yürütüyor. Bizimle de işbirliği gayet iyi ama öyle ülkeler var ki PKK mali kaynaklarını yasaklamamış, bir sürü PKK'lının Avrupa'da dolaşmasına izin vermiş.
Burada büyük ihtimalle DAEŞ terör örgütünün saldırısı olarak düşünülebilir. Bundan üzüntü duyduğumuzu söylemek isterim.
Son dönemin en büyük terör ve illegal göç kaynağı Suriye'dir. Suriye sorunu ve illegal göç çözülemediği takdirde terör saldırıları, bombalarla karşı karşıya kalacağız. DAEŞ'le ilgili önemli ayrıntı var. DAEŞ'in kaynağı AB ülkeleridir. Türkiye ile işbirliği yapılmadığı için uzun zaman bu kaynak kurutulamamıştır.
Maalesef bu konuda haklı çıktık. İşbirliği tasviye ediyoruz, biz hazırız, AB de hazır olacaktır.
Burada olay Belçika hükümetin PKK teröristlerine çadır kurup propaganda yapmasına izin vermesidir. "
